19 Şubat 2006

Geriye Gidersek


Güzellik Uyuyor
Originally uploaded by anneler.
Her şey Aralık ayının başlarında patlak verdi. Akşamüstü Ruhibey durup dururken ağzından beyaz köpükler saça saça titremeye başladı. Çok korktum. Hemen aklıma kuduz geldi. Burnunun dibine su ittim. Yana yakıla içti. Ben de rahatça ağzını silip hava alması için onu dışarı çıkarttım. Zaten kuduz olamazdı, aşılı çünkü. Zehirlendi desem? Komşu imam gibi insanlar var oldukları sürece akla ilk gelecek ihtimallerden biri. Evveli yaz kümesini bazı hayvanlar talan etmiş, tavukları bir bir sıkıp atmış. İmam ve silesi tutturdu bunu sizin köpek yaptı diye. Ne dediysek aksine inandıramadık. O da evimizin bir sınırına içine zehir kattığı o tavukları bir güzel serpiştirmiş. Ve köydeki bilumum kedi ve köpeği böylece katletmiş oldu. Bizimkiler evin dışına çıkmadıkları için kurtuldular. Bu da bir imam, yani din temsilcisi, yani tanımı gereği kalbi sevgi ve şefkatle dolu olması gereken bir zat. Yok işte, eninde sonunda yobazın teki, dini imanı para. Neyse işte, Ruhibey'in bu son zamanlarda zehirlenmiş olma ihtimali de yoktu. Bahçeden kaçıyor diye kendim dolaştırıyorum. Herhangi yabancı bir şey yemiş olsa görürdüm. Ben gene de yoğurt verdim. İyi geldi sanki, rahatlayıp uykusuna devam etti. İki gün sonra gece uykumdan garip seslerle uyandım. Baktım Ruhibey kendini koltuktan yere atmış, ağzı köpükler içinde ve kaskatı kesilmiş. Yalnızca ön ayakları sanki koşar gibi dönüyor. Manzara bildiğim şekliyle sara krizini andırıyordu. Köpeği okşayarak bekledim. Sarsıntı durdu. Gözlerini açtı ama boş boş bakıyordu. Ayağa kalktı ve odanın içinde dört dönmeye başladı. Huzursuz ve amaçsız dönüp durdu. Gene bahçeye çıkardım. Sonra su içti ve yiyecek armaya koyuldu. Bir iki bisküvi verdim. Yattı uyudu. O gün yanılmıyorsam bir kriz daha geçirdi. Tabii doğru doktora. Doktor çok ilgilendi. Bana ne olduğunu söylemediği bir iğne yaptı. Kalbini güçlendirmek içinmiş. Sonra dört kişinin zorlukla tutması karşılığında köpekten kan aldı. Kanı insan labaratuarına koşturdum. Neticeyi tam bilemiyorum ama galiba trioyidi düşük çıkmış, bir de kanı az gelmiş. Bana plegil vermemi söyleyip eve yolladı. O gün bir kriz daha geçirince doktoru aradım. Hemen geleceğini söyledi. Gene iğne yaptı. Bir de Tegretol getirmiş. Sabah akşam 2 cc. 1 cc de Plegil. İlaçları düzenli olarak verdim. Krizler bitti müjdesi üzerine doktor ilaçları kesmemi söyledi. İyi ama birden kesmemek gerekiyordu hani deyince de tamam azalta azalta kesin dedi. O akşam 1,5 cc'ye düşürdüm ve kriz geldi. Sonra bir tane daha. Artık Aydın Hayvan Hastanesine gitmekten başka çare kalmamıştı. Ama araya yarıyıl tatili, bayram, çocuklar vs girdi, hastane ziyaretimiz ertelendi durdu. 10-15 günde bir kriz geçiren köpeğimizin bu haline neredeyse alışıyorduk ki o gün geldi. 24 saat içinde biri oldukça şiddetli 4 kriz. Tabii soluğu hastanede aldık. Ve sonra...

Hiç yorum yok: