25 Ekim 2006

Bu kez neden bir ayı bile dolduramadık acaba?


Gece saat bir buçukta yeni bir kriz... Hafif... Ağızda köpük var ama çiş kaçırma yok. Gene bahçe, bu kez uzun uzun gezdirdim ki evde sağa sola işemesin. Gene kaka. Bol şekerli yoğurt yedi. Sonra neredeyse bir aşağı bir yukarı hiç gezinmeden hemen uyudu. Neden bu kadar çabuk kriz geldi bilmiyorum. Geceleri televizyon bile kapanıyor artık, o rahatsız olmasın diye. Fazla hareketli bir filmi de o odadaysa izlemiyoruz. 3-4 gün önce kuyuya düştü. Bir etkisi olmuş mudur? Ondan önceki gece de 3 saat boyunca çakıp sönen o şimşekli geceydi. Bizim bile gözlerimiz mahvoldu. Onu korumak adına Plegicit verip uyutmuştum ama bilmiyorum. Son günlerde huzursuz ama durgundu. Bahçede bile fazla gezmiyordu. Hala da öyle. Bu geceden itibaren Mysoline'i sabah akşam 3'ere çıkartıyorum.

14 Ekim 2006

1,5 Aya Doğru

Bir ayı geçmeyi artık başarıyoruz. 11'ini 12'ye bağlayan gece, sabaha doğru saat 3 buçukta gene kriz gelmiş. Gelmiş diyorum çünkü Ruhibey küçük kızın yanında yatıyordu. Onun söylediğine göre hafif geçmiş. Ne çiş ne ağızda köpük. Zaten sonra odada gezinmeden hemen uykuya daldı. Tabii dışarda gene kaka yaptı. Gene şekerli süt ve Plegil içti. Hemen uyudu. 28-30 Eylül arasında başka bir yerde kalmasına rağmen böyle bir durumu hesaba katarak ilacın dozunu aynı tutuyorum. Üstelik ertesi gün de kriz tekrarlanmadı.