26 Eylül 2008

Bu sefer suç bende

Yaklaşık on gün önce Ruhibey hastalandı ama bu kez midesinden. Önce kustu, ardından yemeden içmeden kesildi ve bende bet beniz attı tabii, yine karaciğeri gitti diye. Üç gün yalnızca su içti, hem de kase kase... Kustu... Adeta su kustu. Ağzına bir şey sürmedi ki bu Ruhibey gibi obur bir köpek için son derece kaygı verici bir durumdu. Tabii tüm ilaçları hemen kestim. Dördüncü günün sonunda lütfen ağzına bir şeyler sürmeye başladı. Biraz kıyma, tabii pişmiş, biraz tavuk suyu, bir iki köfte... Derken kusmadan bir tam gün... Bir ikinci gün daha. Sonra acaba ilaç vermesem diye aklımdan geçen bir düşünce. Gene de sabah 10 damla epileptil. Ertesi gün hem sabah 15 damla epileptil, akşam da yarım luminal, ertesi gün de aynısı... Ve sabaha karşı hastalandı... Çok hafif...
Sonra bütün gün neşesi ve iştahı gayet yerindeydi. Ben gene de epileptil'i neredeyse 3 saatte bir 10'ar damla verdim. Akşam da gene yarım luminal...
Saat 8.30'da yeniden bir kriz, gene hafif...
Bakalım nasıl devam edecek.

07 Eylül 2008

Sonra...

Sabah beşte (en azından 17 saatlik bir mola), çok şiddetli değil. Sonra öğlen... Bir de akşam saat 8'de, hepsi de çok hafif...
Henüz aklı yerinde, bize kuyruk sallıyor ve her şeyden önce iştahla yemek yeyip bol bol uyuyor... Bunda büyük kızın getirdiği ilçların da etkisi olabilir. İsimlerini bilmiyorum ama bol keseden sütüne katıyorum. Homeopatik ya zararı olmaz diyorum.

06 Eylül 2008

Şimdilik ...

Gece 10'da şiddetli, yani hayli uzun, en az 2-3 dakika, sabaha karşı 5 'te hafif, sonra 8'de, 10'da, yarımda ve ardından 14.45'te...

05 Eylül 2008

İlaçlar olmasa ne olacak?

Acaba diyorum, hiç ilaç vermesek durum farklı mı olacak...
Gene yaklaşık bir ay, gene kriz...
Luminal'i çok da fazla veremiyorum, elde etmesi çok zor. Verdiğim 50 mg da anlaşılan bu kadar koruyor.
Yalnızca ara işte birazcık açıldı.